29 Ekim 2009 Perşembe
Bir dileğim var ...
Cumhuriyetin 86.yıldönümünü kutladığımız bugünde bir dileğim var :
Cumhuriyet anlayışının tüm milletimize eşit haklar getirmiş olduğu bir ülke istiyorum.İlerlemenin, yol almanın fiziksel kalıplara takılıp sorun aramaktan ziyade saygıyla çalışıp kazanmak olduğu bilincini sahiplenmiş,tüm inanç ve özgürlükleri renk kabul etmiş,tarihini bilen aynı doğrultuda geleceğine sahip çıkan gençliğin yeşerdiği filizlendiği bir cumhuriyet anlayışı istiyorum .Tüm kalbimle...
28 Ekim 2009 Çarşamba
Orman gibi bir ağaç ...
Bu özelliği ve uzun ömürlülüğünden dolayı ağaç ölümsüz kabul edilmiş,
Hindistan mitleri ve efsanelerinin ayrılmaz bir parçası olmuş.Bugün bile banyan ağacı köy hayatında önemli bir yere sahip olup ve gölgesinde köy toplantıları yapılıyormuş.Korumalı bölgede tutulan banyan ağacının 320 tane kalın en az 3.000 tane ince gövdesi bulunuyor. 7.000 kişinin sığabileceği büyük bir orman oluşturan ağacın gövdesinden sızan süt gibi
beyaz bir sıvıdan düşük nitelikli kauçuk elde ediliyor.
Çok eneterasan geldi bana,resimler altta şekerler...
26 Ekim 2009 Pazartesi
Neşeli kalemlik :)
Koca bir tabak makarna yerken balonların geniş kısmından şeritler kesmeye başladım...Birşeyler yerken çalışmayı çok seviyorum,sanatçı kaprisi işte dermişim :D Yanında kola da iyi gitti doğrusu ama kutusunu ne yapmadımm ? Atmadım tabi :)Kalemliğimin iskeleti oldu kendisi...
Bunu görünce olayı anladınız değil mi şekerler,kestiğim şeritleri ağzını çıkardığım kutu kolanın etrafına geçirdim.Milimetrik hesapların kadını olmadığımdan dalgalı çıkan şeritler üst üste geldiğinde daha eğlenceli bi görüntü çıkardı ortaya.
Kalemliğim bitti :) Balonun dar kısmından geriye kalan şeritler tabiki atılmadı bir poşete doldururldu saç lastiği olarak kullanılacak tarafımdan :)
Bu zoptirik eğlenceli kalemliği eşime gösterdiğimde boyadığımı sandı.Ne hoş olmuş dedi,dikkatle baktığında balon olduğunu farkedebildi, yüzünde yine "sen yaparsın "ifadesiyle kafasını iki yana salladı :))O akşam yarım saatlik periyotlarla ona kalemliği gösterip "ben yaptım,ben yaptım" dedim durdum...Çok büyük bişey yapmışım gibi :) Şımarık Bilgeee ! Sabırla hepsinde "eline sağlık ,çok güzel olmuş canım "dedi.Kocam olsam çekemezdim ayol kendimi :) Hi hi :))
Sevgilerrr pıtırlarım,ballarımm, sanal kuşlarımm !!
22 Ekim 2009 Perşembe
"Sevgi en iyi ilaçtır" ve yeni çantam ...
Aynı iplikle motifler ördüm tek tığla,irili ufaklı ama nedense onları yaparken çekmek aklıma gelmemiş.Aman çok basit zaten canm bitmiş halini görünce kesin kaparsınız.O çiçeklerin ortası boş kalsa olmazdı...
Hatırlarsanız daha önce eski cüzdandan bileklik yaptığımı yazmıştım.Ha hatırlamadınız mı işte link hatırlayın şekerler.O cüzdanın kenar şeritlerinden kalan parçaları atmamıştım.Nasıl atabilirim ki yazılı olmayan geridönüşüm kanunlarının en başındadır"atmamak"!Kanunları çiğnemez tazekahvee ! O deri parçalarından yuvarlaklar kesip motiflerimin içine yapıştırdım silikonla.Bunu yaparken en sevdiğim çikolatalı gofretimden de ısırıklar aldım zaman zaman.Vee daha lezzetliydi çikolatam çalışırken :))
Çiçeklerin ortasındaki deri parçaların renginin elbisemde ki deri kısmın rengiyle uyumlu olması tatlı bir tesadüftü...
Ve sonuç canlarım,çok büyük bir ihtiyacımı karşılamaz bu çanta,belki de hiç kullanmayıp anneciğe hediye edeceğim ama gerçek şu ki dün yoktu bu obje bugün var...Bu minik varoluşta benim bi katkım var,hayal ettim,emek verdim ve gerçeğe dönüşmesini sağladım .Bu düşünce yeniliyor insanı.tazeliyor.Bütün sıkıntıları unutturuyor emin olun...
Burda da çantamda kullandığım yünden yaptığım parmaksız eldivelerim var şekerler,kış geliyor bakın isterseniz,öpüldünüzz...
21 Ekim 2009 Çarşamba
Ruhumun dağınık odasından haberler...
Geçtiğimiz 2 haftadır ki ruh halim ...
Bazen bir insan girer hayatınıza,beraberinde bir düşünce akımı da...
Ruhumu bir odaya benzetirsek ortalık dağınık olduğu için Onu almak istemedim önce,oraya kimseyi konuk etme fikri hakim değildi...Ne varki ısrarcı misafir aldırmadan daldı içeri.Ben şaşkın halde ortalığı toparlamaya uğraşırken beceriksiz hamlelerle, misafir elimi kolumu bağlamış kendine göre odama çeki düzen vermekteydi bile...Bazı anlar dümur olursunuz,donar kalırsınız.Öylece ruhumun bu hayali odasını izlemeye koyuldum .Yeni gelen misafirle hergün değişen bir köşesine baktım,ama ses çıkarmadım.Donuktum çünkü...Onu oraya koyamazsın diyecek oldum,susturuldum....
Bütün öğretiler,geçmişime dair bütün izler resetlenip yenileri oluşuyordu,oluşturuluyordu yavaşça...Dağınık ta olsa oda benim odamdı halbuki,izin verilse toparlayacaktım oysa.Bazı talihsizliklerle dağılmıştı ama toparlayabilirdim daha önce çok yapmıştım bunu.
Ve sonrasında gelen araf günleri...Arada kalma günleri...Bütün değerlerim alt üst olmuş, düzenim bozulmuşken karşıma geçip gözlerimde beğeni arayan ısrarcı misafir...Ona onay mı vermeli,dışarı mı atmalı ?
Arada kalmış halimden keyif alır vaziyette ellerini oğuşturur.Bi sonraki hamlesi odamı fethetmektir çünkü...Belki de sorgusuz sualsiz sahibi olmak tüm varlığımın...
Hayır dedim bugün ona ,bütün gücümle de hayır demeye devam edeceğim...Burası benim mekan anladın mı ?Dağınık bile olsa ancak ben toplarım ve düzene ben karar veririm.Gitmen gerekiyor davetsizcim...
Artık daha iyiyim ve toparlanacağım en kısa sürede...
19 Ekim 2009 Pazartesi
"Benjamin Button’ın Tuhaf Hikayesi"
Bu hafta Brad Pıtt'in yaşlı buruş buruş bir amca olup ta sonradan cillop haline döndüğü tuhaf ama bi o kadar da ilgi çekici bu filmi izledim.
2008 yapımı bu filmde Cate Blanchett eşlik etmiş esas oğlanımıza,yoksa önce esas amca sonra esas oğlan mı demeliyim :) Bilemiyorum adı üzre hikaye biraz tuhaf...Yaşlı doğan bir insanın ömrünün sonuna doğru giderek gençleşmesi ve hayat hikayesi konu edilmiş.
Brad Pitt in en sevdiğim filmi şu anki hayat arkadaşı Angelina july ile çevirdikleri "Mr.&Mrs. Smıth"dir mutaka.Yüz kere izlesem bıkmam da hatta her izleme sonrası kocacığıma tencere tabak fırlatasım gelir filmin etkisinde kalaraktan :DD Ama genel olarak ben Brad Pitt'in oyunculuğunu biraz donuk buluyorum,nacizane benim görüşüm tabi :) Fanları varsa papaz olmak ta istemem,ne diye dertsiz başıma dert alayım değil mi...İyidir Brad abimiz iyidir :))
İzleyin derim şekerler pişman olmazsınız...
Sevgiler herkesee !
17 Ekim 2009 Cumartesi
Ecnebi dekorasyondan seçmeler....
16 Ekim 2009 Cuma
Mimlendiysek cevaplarızz :))
Soru 1: En sevdiğiniz 3 çiçek ismi?
Orkide,çok farklı ve sıradışı ...
Papatya,çok bilindik ama saflığı bi o kadar ulaşılmaz sanki...
Leylak,çocukluğumu anımsattığı için...
Soru 2:Gerçekleşmesini istediğiniz 3 Hayal
İlki bir evlat...Çocukluğunda sıcak tenine sığındığım büyüdüğünde ilgisiyle beslendiğim benden bi parçaya sahip olmak...
İkincisi bir ev,baştan sona kendimin dekore ettiği içinde huzur bulduğum bi yaşam alanına resmen sahip olmak...
Üçüncüsü,ilerleyen zamanda diğer insanlara faydalı olabilecek işlere adamak hayatımı...
Soru 3:En sevdiğiniz ve en sevmediğiniz 3 huyunuz.
Sevdiklerim:
Güleryüzlü oluşum(fazlasıyla olduğum için bunu sevmediklerime de ekleyeceğim :))
Düzgün konuşur düzgün yazarım,sıfıra yakın hata olması yönüyle bu konuda çok ta övgü alıyorum ,ne diyeyim haklılar :) Uff kendini beğenmişlik te var sevmediklerime eklemeliyim bunu :))
Hayatta çok az şeyi takarım kafama,benim için esas olan sonsuz alemdeki olası mutluluğumu kaybetme korkusudur,pilavın dibi tutmuş,arkadaşım şunu demiş bunu yapmış fasa fiso gelir bunlar...
Sevmediklerim:
Güleryüzlü oluşum,çok yanlış anlaşıldım bu sebepten,bu duruşum çok uğraştırdı beni...
Bazen sabit fikirli olduğumu düşünüyorum,daha esnek olmalıyım diye telkin edip duruyorum kendime...
Kadınlara özgü saç bakımı,cilt bakımı v.s. şeylerden çok uzağım,yakınlaşmak istiyorum ama ne zaman başlasam vakit kaybı gibi geliyor,içimdekiyle daha meşgulüm galiba :)
Soru 4:Gıcık olduğunuz 3 hareket
Yalakalık,zengini yükseltip fakiri alçaltan dünya adamı tipleri...
Yalan,her türlüsüne,pembesi moru fosfor yeşili dahil :)
Kapris üçüncüsü...Safiyane dile getirmeli insan içindekini,küserek tafra yaparak değil...
Soru 5:Bu benim dünyada en kara günümdü,dünya başıma yıkıldı ve birdaha ayaga kalkamam diye düşündüğünüz olay nedir?
Annemin kanser olduğunu öğrendiğimde çok çok üzüldüğümü hatırlıyorum ama şu an yanında olup savaşına destek olduğum için de rahatım...Atlatıcaz beraber...
Mimi pas etmem gerek değil mi :) Ediyorum öyleyse ,
Stil direktörü
Huysuzbalık
Seyhan
Sevgilerimle
cevap verin şekerler :)
Hekese sevgiler mimlenmiş tazekahveden ...
14 Ekim 2009 Çarşamba
Mevlana der ki:
Bu gece...bütün yorgunluklarını vestiyere bırak arkadaşım...
Yorulmadınmı fani sözlerden,fani işlerden, oluşlardan ?
Ölümsüz olandan akıp gelen sese kulak ver,Mevlana'yı dinle :
Duydum ki bizi bırakmaya azmediyorsun,etme !
Başka bir yar başka bir dosta meylediyorsun,etme...
Ey ay felek harab olmuş ziyan olmuş senin için,
Bizi öyle harab öyle ziyan ediyorsun,etme...
Ey makamı var ile yokun üstünde olan,
Sen varlık sahasını terk ediyorsun ,etme...
Sen yüz çevirecek olsan ay kapkara olur gamdan.
Sen ayın da evini yıkmaya kastediyorsun,etme...
Şekerliğinin içinde zehir olsa dokunmaz bize.
Sen zehiri şeker şekeri zehrediyorsun ,etme...
Harama bulaşan gözüm güzelliğinin hırsızı
Ey hırsızlığa da değen,hırsızlık ediyorsun,etme...
Aşıklarla başa çıkacak gücün yoksa eğer,
Aşka öyleyse ne diye hayret ediyorsun,etme ...
İsyan et ey arkadaşım,söz söyleyecek an değil ,
Aşkın baygınlığıyla ne meşk ediyorsun,etme ...
11 Ekim 2009 Pazar
Hancock kahramanım benimm !!
9 Ekim 2009 Cuma
Özlemcimm bu da benden sana !
Çok simetrik çalışamıyorum ben yaptığım işlerde;herşeyi doğaçlama eklemeyi,çıkarmayı,düzenlemeyi seviyorum.Milimetrik hesaplarla uğraşınca hayalgücüm veda edip gidiyor çünkü ...Bu nedenle beğenmeyeceğin endişesi de yok değil hani ama ne yapayım deli kızın hediyesi de deli bişeyler oluyor böyle :)) Kartta da dediğim gibi mutlu,huzurlu,hayallerine kavuştuğun günlerde kullan canımın içi,seni çook öpüyorum bebekçim...
8 Ekim 2009 Perşembe
Türküz,doğruyuz,mutsuzuz ...
5 Ekim 2009 Pazartesi
Özlemden gelen hediyem !
Canımcım iyi ki tanıdım seni ,kaderin de işlediğin örtü kadar mükemmel olsun inş.
Eleştirmen tazekahve :)
4 Ekim 2009 Pazar
Nerde aktivite orda ben !
2 Ekim 2009 Cuma
Bi akşamüzeri fikrim geldiiii !
Herşeyden önce bu iş için kumaş kesmeye elveda diyecek eski bir makas tedarik etmelisiniz :)
Müsvette bir kağıt üzerinde kutunun kalıbını çıkarmak menfaatinize.Kapağı kamburumsu olsun istediğim için ben kapak kısmının ölçüsünü biraz uzun tuttum.
Teneke zemin üzerine çizebilmek için asetatlı kalem işinizi görür.Keserken çizdiğimiz yerden yarım milim kadar fazla kesiyoruz.Ekleme payları için.
Ters kısımdan yine asetatlı kalemle istediğimiz deseni çizebiliriz.Ben rastgele çiçekler çizdim :)(Titizlenen pimpirikli hatunlar kalıp koyarak ta desen çıkartabilir benim sabrım yok ona )
Sonra da yine eski bi kalemle desenin içini kabartıyoruz;arkada desen çıkabilmesi için.Bunu yapmak oldukça zevkli :)
Kutumu katlama yerlerinden bükerken minik pensem çok yardımcı oldu.Teşekkür ederim pense abiye çook !
Ayakkabı boyası ile boyadım kabarttığım desenlerin üzerini ...Pinpiriklicim, sen yine uygun bi metal boyası bulursun fikir akşamüzeri geliverdiğinden benim onu da araştıracak vaktim ve sabrım yoktu :)
Sonra da sildim hafifçe hemen ...Bakırımsı bi hava kattı,teneke kutunun yüzük kutusuna dönüştüğü an tam bu andı işte :)Köşeleri birleştirirken ne kullandın derseniz ;silikon tabancamla silikonladım,sapa sağlam oldu,silikon tabancama da bi teşekkür burdan :)
Sonuç fena olmadı,amacım bi yüzük kutusu edinmekten ziyade kafama takılı bu deneyim isteğinden kurtulmaktı aslında ,yaptım kurtuldum:))
Kutudan kalan kırıntı parçalar da yakamı bırakmadı tabi,onlarla da hazırladım bişeyler."Az sonra" takdiği icabı onu önümüzdeki günlerde paylaşıcam şekerler...
Bakmak isterseniz daha önce burda kurdelalı takılar , burda da geridönüşüm gazeteliğimi paylaşmıştım.
sEvGiLeR hErKeSeEeE !!