23 Kasım 2016 Çarşamba

İzmir


 Yaklaşık bir yıldır İzmir denen şu koca şehirde yaşıyorum. Aslında ufak ufak köylerden derme çatma kenarına da bir sahilden gerdanlık kondurma kelepir bir yer bu İzmir. Şu bahsettiğim sahil kesimin halkına göre Ege'nin incisi, diğerleri ancak merkeze ya da o sahile aktığında bir sahil kentinde yaşadıklarının ayrımına varıyor bence. Neyse bu konuda daha geniş çaplı bir değerlendirmeyi sonra yaparım belki.

 Gününü temizlikle geçirmiş orta zekada bir Türk hatunu olarak boyundan büyük akademik  bir kaç karşılaştırma yapıp uyuyacağım şimdi. Hemen uyumalıyım çünkü çok yoruldum.  Neleri mi karşılaştıracağım peki ? Hemen söyleyeyim. Şehir hayatı ile kırsal kesim hayatı arasındaki bir kaç farkı irdeleyip aristokrat bir şekilde uykuya ışınlanacağım müsaadenizle.

 En başta şehirde düzgün konuşmak çok önemli değil. Diyaloglarda sadece kısa yoldan laf sokmalar rağbet görüyor. Çünkü şehir insanı yorgun. Kalabalık zaten iflahını kesmiş. Paragraflara tahammülü yok. Az ve öz anlatırsan cansın. Senden alası yok. Kırsal kesim insanı ise dinlemeyi sever. Adım başı kahvehanedir mesela. Sohbetler uzadıkça uzasın istenir. Neden o ? Çünkü insan az. Laf az. Dolayısıyla söz kıymetli. Çok olsun , dinlenir...

 Diğer yandan şehirde kocalar eşlerine çok iyi davranmalarına rağmen yaranamıyor ama kırsalda tam tersi mesela. Kadınlar genelde yuvada yükü taşıyan rolünde ve erkekler şikayetçidir kırsalda. Bu kısmı şehrin en sevdiğim yanlarından biri oldu işte. Yalnız ben yine de şehir kadınının bu nankör tavrını benimseyemedim. Tam manasıyla şehir insanı olamadığım için halen belkide.

 Şehirde gün içinde oturduğun yerden başka bir semte gidip döneceğim demek gün boyu evden kopacaksın demek. Dönüş ancak akşama kısmetse. Çünkü trafik manyak gibi. İnsanlar zombi misali motorlu taşıtlarla güdümlü yaşıyor. Bir yolda ortalama bir hızla yarım saatten fazla yol almayı unut şehirde. Kırsalda ? Anlatmama gerek var mı ?

 Bir de temizlikçiliğe giden kadınlar var ya hani ? Şehirde bir gün ayarlayabilmek için işveren yalvarıyor ama kırsalda o da tam tersidir. Burdaki temizlikçi kadınlar işveren kadının hayatını kurtaracakmışcasına bir lütufla yalvar yakar razı ediliyor işe. Ama kırsalda burdaki fiyatların yarısına fit bir çok temizlikçi kadın zar zor iş bulabiliyor. Nedenini açıklamama gerek var mı ? Çünkü şehir kadını yorgun. Çalışsın ya da çalışmasın stresli ve gergin hatunlardan ibaret çoğu. Biraz olsun ev işinden firar edebilirse o yanına kar diye düşünüyor haliyle...

 Daha var daha var... Ama onları da ayrıca bir yazarım artık. Neyse şehir böyle... Ve değişim kaçınılmaz anladığım kadarıyla. Ama ben her zaman olduğu gibi içimde koccaman bir vahayı yemyeşil ve el değmemiş tutmakta kararlıyım. 
Sen istemezsen şehrin kasveti çökemez onun üstüne hacıı...



Müziğimi de şuraya koyayım. Ne alaka bilemedim ama bir Kafkas klasiği ile sonlandırayım bu yazıyı dedim. Ohh bloğum yeaa... Müziklerimi felam da paylaşırmışım. Hoşgelmişim. İyiki dönmüşüm :))

İyi geceler olsun dostlar... 




4 yorum:

  1. Daha büyük kentlerden sonra İzmir bana çok iyi geldi. Dediğin gibi 30 senedir bu şehirdeyim daha adım atmadığım dünya yeri var hayat koşuşturması hep ön plan da. Şehir hayatı zor hele de çalışan çiftler için.
    Bir kaç ay ayrı kalacağım şimdiden zor geliyor ama minik fıstığım her şeyden öncelikli:))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Geçenlerde İstanbul'a gidip geldikten sonra İzmir daha bir yaşanır yer olarak gelmişti bana da ablacık. Ama trafik kilit olunca bu düşüncelerimden sıyrılıp küçük bir yerde yaşama isteği hasıl oluyor tabi. Aslında sağlıkla sıhhatle yaşanan her yer güzel o da ayrı. Şanslı torun diyeceğim o minnak için 41 kere maşallah ;))

      Sil
  2. Kafanın içindeki sorgulamalar kısmını masaya yatırıp uzun uzun konuşabildiğimiz için ben sadece buraya geri dönme kısmına geçeceğim ve çok sevindiğimi söyleyeceğim.
    Bloğuna yazmayı hiç bırakma Bilge, burası çok değerli benim için.
    Ben seni bu sayfalarda buldum, ilk merhabamı burada yazdım sana.. Hala dönüp-dönüp eski yazılarını okuyup o güzel günleri tekrar yaşıyorum.
    Tekrar yazman beni çok mutlu etti, hoş geldin.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu bloğu bir türlü kapatamadığıma göre sanırım birlikteliğimiz devam edecek bir süre daha... Senin gibi gizli kahramanlarımdan aldığım destek sağolsun varolsun diyeceğim yoksa sadece bana kalsa istikrar zor şey bana malumumuz :) Sen de kendini bana hiç kapatma tamam mı zeynep hiç ama hiç... ;))

      Sil

Sen de yaz bişeyler...