28 Şubat 2011 Pazartesi

Denedim !

Bi arkadaşımdan ,eski bi arkadaşımdan bana bir diş fırçası almasını istedim sadece...Cömert arkadaşım yanında Sensodyn almış ta gelmiş :) Hiç kullanmamıştım daha önce ... Şaşkın şaşkın teşekkür ederken, içimden " kaç yıllık diş macunumu terk eder miyim ben ?" diye söylendim :) Annemizin margarini hesaabı :) Gel gör ki bi kaç kullanımdan sonra yine yanıldığını anladı kahvecik.Eski diş macununa dönüp bakmaz o günden beri...Bi veda bari etseydi nankör kahve :)

Denedim ve süper ferahlık verdiğini gördüm.Tavsiye ederim şekerler.Diş macunu gibi ağzın içini kasıp kavurmuyor üstelik.Ay çok ayıp oldu macuncuğa bu arada, çok takılmasa bari :P

Sevgiler dostlar !

27 Şubat 2011 Pazar

Girdap


Uzun zaman önce yapılan bu filmi izlemek bugüne kısmet oldu.Gerçek bi hikayeden alıntı olduğunu öğrenmek üzücüydü herşeyden önce...

Dünyanın her neresinde olursa olsun,hangi görüşün türküsü söylenirse söylensin,dil din ırk neyi öne çıkarma savaşı verilirse verilsin güzele ulaşma vaadi ile çirkinleştirilmiş ne varsa lanetliyorum...

Safiyane niyetler,aklı selim işler sevgili dostlar ....

Tuna Kiremitçi / Dualar Kalıcıdır


"Kulağıma yalan kaçmış" diye anlatmıştı sevgili İclal Aydın ,Tuna Kiremitçi ile olan birlikteliği son bulduğunda ...Çok ince ve zarif dokundurmaydı bu , yazar ayrıcalığı işte :) Tuna yazık etti mi ne demiştim o zamanlar.Ama bu kitabı okuduktan sonra gerçekten O nun da aynı incelikte bi ruh taşıdığına şahit oldum.Bazı yazarların çalışmalarında rastladığım gereksiz argo/küfür kullanımı v.b. seviyesiz talihsizlikten eser yoktu kitap boyunca.Anlatımındaki sadelik gerçekten ilgi çekici.İlk okuduğum kitabıydı bu Tuna Kiremitçi nin.Diğerlerini de merak ettim doğrusu...

2.dünya savaşına şahit olmuş yaşlı bir kadının genç bir üniversite öğrencisi kızla olan sohpetlerinden oluşuyor kitap.Klasik bi taslak gibi görünse de demin bahsettiğim sadelik akıcılık kazandırmış kitaba.Son sayfalarda göz yaşlarıma hakim olamadığımı belirteyim utana sıkıla :)Keyifle okuyacağınız; okuduktan sonra olaylara ve yaşananlara tüm pencerelerden bakabilme yetisi kazanmak isteyeceğiniz bir kitap...Benim hissettiğim bunlar oldu nacizane...

Güzel bi pazardan keyifli selamlar sevgili dostlar :)

26 Şubat 2011 Cumartesi

Abicik in Turkey :))


Galiba Allah kulunu sevindirmek istediğinde... Bana dönüp "Bilge sen çok sıkıntılar çektin dur ben seni biraz sevindireyim ! " dediğinde...Abiciği Libya ya gönderiyor ayrı bırakıyor bi miktar özletiyor özletiyor sonra bi savaş çıkartıyor ... "Ne şimdi bi daha görememe ihtimali mi ?" diye soruyorsun kendi kendine ,hüzün,üzüntü... Sonra birden geliveriyor abicik :) Seviniyorsun durduk yere ,şükrediyorsun Allaha sevdiğin bi şeyin devamını lütfettiği için...

Abicim seni ne kadar çok sevdiğimi daha iyi anladım bu olayla...Hem sevindim hem anladım...Hoşgeldin canımın içi :)

Dualarıyla yanımda olan tüm dostlarıma teşekkürler yağmur olsun.Şükran sizlere canım dostlarım.

Ve tüm hüzünlü kırık kalpler ,benimkine benzer ani sevinçlerle kendine gelsin canlansın diliyorum ben de :)

Not : Valla abicik ne poh pohladım seni valla ... Devasa yaptığım egonla karşıma dikileceksin bigün ama hazırlıklıyım canım benim her zamanki gibi :)

Sevgiler dostlar...

25 Şubat 2011 Cuma

Okuması en keyifli ...


Sevgili kankim hanım hanımcık hatun ve çook güzel şeyler yapan tatlı arkadaşım Tülinciğim ödül göndermiş bana.Okuması en keyifli blog ödülü :)

Ah canım, ödül benim neyime neyime...Bunaldım der kaçar gider , ele avuca sığmaz , yapamadım der döner gelir , etrafındakiler de bilemez ne yapsa ne etseler :) Tam şımarık Kahvecik anlatır da anlatır hala marifetmiş gibi.Bunları mı seversiniz kankiler ? şımarıklık ayol bu ,rezalett ! :D
Ama keyifle okuyoruz diyorsanız ne ala ben devam ederim hem böyle olmaya hem de yazıp anlatmaya :))

İki güzel şey oldu son 24 saatte :

Bugün minik kankalarım beni görmeye gelmişler.
Burda anlattığım tatlı hayranlar.Bilge abla seni çok özledik! diye boynuma sarılışları bi kere daha içimi neşeyle doldurdu ki sormayın gitsin.

Bir de abiciğin buraya gelmek üzere havaalanına gittiğini öğrenmek te üzerine çok iyi geldi.Dualarınız sayesinde belki de sevgili dostlar.Paylaşmak ne güzel şey,bi kere daha iyi ki paylaşıyorum sizlerle hayatı diyorum vesselam !

Hayat herşeye rağmen güzel tabiki de !

Uluorta sevgiler seviyorum deyişler hepinize !

24 Şubat 2011 Perşembe

in Libya ....


Bu postu yayınlayıp yayınlamamak ta çok tereddüt ettim.Ama bi kaç duanın faydası olabilir düşüncesiyle sizlerle de paylaşmak istedim.

İnşaat mühendisi abicik bi kaç ay önce iyi bi firmanın 2.5 sene lik projesi kapsamında gitmişti Libya ya. Şu an tahliye olmayı bekliyorlar.

Firmasıyla görüşüyoruz sürekli...cumartesi getirteceğiz dediler...

Beni de götürmesi için çok ısrar etmiştim Ona.Orası sana göre değil abicim demişti bana.Keşke götürseydi keşke yanında olsaydım şu an :(

Seni çok seviyorum abicim o kadar çok ki anlatamam.Ve çok özledim :(
Bazı söylediklerini yapmamış olsam da benim için kanun gibi her sözün unutma lütfen.

Türkiye ye döndükten sonra bi daha kesinlikle yurt dışına göndermeyeceğim seni.Gerekirse arabanın önüne yatarım.Yaparım bunu bilirsin beni :(

Lütfen kankalar dua edin en kısa zamanda sağ salim gelsin:( Adı: Üstün Çakır.Tabiki diğer abiler ablalar ve sevgili masumlarla birlikte gelsin inş.

İnanıyorum abicim kavuşucaz en kısa zamanda.

Seni çook seviyorum !

Not : Bu postu sen aramıza geldiğinde kaldıracağım.Sevmezsin çünkü biliyorum .Hele bi gel de sen abicik inş.

23 Şubat 2011 Çarşamba

Armine 2011 den en sevdiğim :)


Her seferinde her seferinde mi içi cız eder insanın...

Dakikalarca bakmak mı ister herseferinde ...

Gidip bulup bi düzine tedarik etmeyi her seferinde mi ister ...

Armine 2011 serisinden bu eşarba ve bu stile hasta oldum resmen .

İçimdeki aşırı sahip olma isteğini bastırmam mümkün değil !

En kısa zamanda buluşmalıyız seninle,benim olmalısın eyfel kuleli eşarpcım :)

Bensiz üzülme yıpranma sakın o raflarda geliyorum diyorum sana :))

İyi geceler herkese :)

22 Şubat 2011 Salı

Yusuf İle Züleyha


Bir arkadaşımın " yazım dilleriniz çok benziyor" demesi üzerine okumak istedim Nazan Bekiroğlu nu. Önce dikkate almadığım bu görüş O nu okuduktan sonra önemli bir iltifat olarak kalbime heyecan verdi.Çünkü her satırı bi sonrası için gizem ve heyecan uyandıran Nazan Bekiroğlu çok önemli bir kalemmiş meğer. Okuyucuların teveccühü de bu yönde aşikar :) Bakınız 21. baskıdan söz edilmiş.

İşte bu harika kitaptan bi alıntı :

Sözün yaratılışı Züleyha ' nın yaratılışından evveldi.Adem ki O na bütün isimler öğretildi.Yusuf un kaderi Züleyha ya tecelli.Zindan,kuyu,zindan...Önce çile arkadan ihsan.Züleyha vazeçti mi maşukundan ?



Şiddetle tavsiye edilir.Geceleri tok karnına aç ruha uygun dozajda please :)

Kalbimdesiniz dostlar :)

20 Şubat 2011 Pazar

.........


Özümden bişeyler görüyordum ben sende hep...
Nerde ne halde veda ettin bu dünyaya umrumda değil.
Rabbimizle aranızda özel olan bişeyler kalmış olmasını diliyorum sen sonsuzluğa yürürken...
Önemli bi zamanda önemli bi hatırlatmaydı seni kaybetmek...

Dua ediyorum ...

17 Şubat 2011 Perşembe

Alışveriş genlerim şettirdi !

Yani bu bunalımlar , aman Allahım ! lar,off geberivericem ! ler ben de içine kapanıklık ,kabuğuna çekilmişlik yerine tam tersi giyinip kuşanıp insanlara karışma olarak etki yaptı.Akrep burcu olduğum için mi acaba , bilemiyorum ... Sonuca bakıyorum ben hep, şu alttaki cici ve bici zımbırtılarının her birine sahip olmak pek bi mest etti mi beni ,evet etti ... ona bakıyorum yani . Bu resimdeki çanta için işyerindeki arkadaşıma belli periyotlarla "çok güzel çanta !" demesi talimatını vermiştim.Bi periyota oturtamadı ama aklına geldikçe söyledi kankim sağolsun :)


Hmm..evet çok güzel ama yürümek işkence bunlarla.Bütün güzeller mi can yakar Allahım :)

Ayıla bayıla aldığım bu etek 100 tl. den 10 tl. ye düşmüş bi sezon sonu indirimi.Karım % 90 oluyor sanırsam :)

Ortadaki siyah kurdelasıyla bunu da çok severek almıştım.Pembe eteğimle kullanırken pembiş bi saten kurdela takılacak o kısma :)



Alttaki fon, üstteki eteğin ta kendisi oluyor.Bu saat bi hediye, ancak nazik bi teşekkür yerine "ben pek sevmem böyle tip saatleri" diyerek sükun-u hayale sebebiyet veren bi hediye.Yine de bakıyorum şöyle , çok fena sayılmaz be :)
Ve bu postun duası :
Allahım şu dolunaylı gecede sana sesleniyorum !
Bundan böyle bunalımlarla alışveriş genlerimin coşmasını ters orantıya bağla !
Minimum dertli kederli kahvecik çok çok alışverişler yapsın ! Mutlu olsun akabinde de mutlu etsin eşi dostu :)
Cümlemize cümlemize dostlar şahsıma değil sadece !
Öpücükler kızlar !

15 Şubat 2011 Salı

Geri döndüm ben :)


Uzun bi aradan sonra yine selam dostlarım.Çok zaman geçti değil mi?Hayatımda çok bişey değişti denilemez geçen zamana oranla.Kürkçü dükkanı hikayesi özetleyebilir hikayemi yada milenyum içinde aslını hiç unutmayan gariban bi bomerang anlatır halimi :)
Aslında bugünlerde cümle kurmada, diyalog içine girmede sorunlarım çok barizleşti diyebilirim.Kelimelerim buluşup bişeyler oluşturma niyetiyle dökülüyorlar yola ama kısa bi süre içinde sapır sapır dökülüyor çoğu ve sadece bi kaç anlamsız kelime kalıyor tek başına.Bişey ifade edememiş olmak bi dert bi de o saf kelimecikleri toparlayıp geldikleri yere yollamak ayrı dert .Anlatmak istediğim sadece karşımdakinin anlayış kabiliyeti kadar ortaya çıkabiliyor böylece.Ha bi de deyim yada atasözü varsa anlatmak istediğim şeye dair , pek bi seviniyorum,beceriksiz kelimelere muhtaç olmayıp kısacık yoldan işin içinden çıkarım diye :) "Anlatamadığım" gerçeğini güzel anlattım ama şimdi değil mi :)


Herşey çok yolundaydı diyemeyeceğim görüşmediğimiz sürede.Hani şu inziva hallerim falan..çok huzurlu sayılmazdı.Burun kıvırmayalım ama, ben yazarken siz de okurken...Kim tül-i emel in dibine vurabilmiş ki şu hayatta ? (Tül-i emel ne midir ? Araştırın da ben de bi işe yaramış olayım en azından .)En somut örnekler,en gözde olup gıpta ettiklerimiz, çürüyüp gittiler çoğu zaman siz de şahit olmuşsunuzdur...Neyse bi kaç hafta önceki aldığım"felsefe yapmama" kararımı da çiğneyecek değilim şimdi sizi buldum diye.

Evet, herşeyden önce can suyumun toprağı annecik belki de ömrünün son demlerinde şu günlerde :( Yemiyor,içmiyor,cümle kurma kabiliyeti sıfırlandı nerdeyse.Gülüşünü unuttum bile , şımarması var bi tek aklımda şu ara.Bozup ti ye aldığım şımarık halleri :( Neyse yazmaya devam edebilmem için bu konuyu kısa geçmeliyim.

Diğer yandan özel hayatımda bi rüzgar bi fırtına ki sormayın gitsin.O kadar hüzün ve acı yüklü "med cezir" in manyağı olduğum ayların ardından olabildiğince sempatik cümleler kurmaya çalışıyorum şimdi şu dakika ama yaşamak çok zordu,anlatmak daha kolay herşeye rağmen.Sık sık bi kaç parça eşyam ve bi el çantamla kendimi bi yerlerde buldum.Buralarda her daim sevdiklerim sevenlerim pervaneydi etrafımda.Ne varki hiç kimse etrafımdaki derin çukuru aşamadı.Kendi kazdığım yalnızlık hendeğini doldurmaya ne kadar gayret ettimse de kapanmadı insafsız çukurlar.Ve ben evi sırtında bi kaplumbağa yada iç yolculuğunu çöllere taşıyan "simyacı" gibi hissetmekten kurtulamadım bi türlü.Yine söylüyorum ki yaşamak anlatımındaki kadar şiirsel değildi kesinlikle. Ben şöyle düşündüm; yeterince uzağa gidersem ,uzaklardan da uzağa hani...içimde dönüp duran şu deli şey durur belki.Şu deli çocuk içimdeki...Aklı selimlerden azar işitip duran ,gün ışığında Onu aklı selimlere karşı savunduğum ,gecenin karanlığında alıp karşıma bin bir fazlasıyla azarladığım uslanmaz "bitirim" ...Büyüyebilir gibi geldi yeterince uzaklara varırsam. O büyürse belki dertler de biter tüm pürüzler yok olur gider.Hiç hiç te sandığım gibi olmadı.Bu yolculuk ne sandığım kadar sancısız ne de sessiz oldu...Sakinlik beklerken daha çok ses daha çok karmaşa sardı etrafımı.Yoğun bi sis bulutu içinde yer ve yön belirsizliği içinde yürümeye çalışmak sandığımdan daha tatsız ve zorlayıcı oldu...Diğer yandan ben bişeylerle boğuşup dururken dünyanın en rutin işlerle iç içe dönüp durmasına şahit olmak ta fazlasıyla sinir bozucuydu ; mahalle manavının tezgahındaki sebzelere su serpmesi,okul dönüşü hoplaya zıplaya eve dönen ufalıkların sevinçleri, sürekli saatine bakıp randevusuna yetişmeye çalışan satış temsilcilerinin suratlarındaki endişeli ifadeler,başka endişelerle yüreği pır pır eden bi annenin bebek arabasındaki bebeğinin battaniyesini sıkı sıkı örtmeye çalışması...yaşam inadına tüm hızıyla akarken herşeyi ve herkesi durdurma isteğiyle dolup taştım bi çok kere...ne var ki inadına yaşam doldu taştı gezindiğim yerlerden,sokaklardan,evlerden...

Bittiyse söyle ! dedim yaratıcıma bi keresinde.Hani bu kaçışın sonu bi cinnete çıkıyorsa ,hani buraya kadarsa....Yok yok böyle bi son yakışmaz dedi ardından içimde kim olduğunu bilemediğim biri.Şu deli çocuk değildi bu sesin sahibi yalnız, o kesin. Ondan böyle aklı selim kararlar çıktığını hiç görmedim zira :)
Anladım ki uzaklık/yakınlık gerçekten göreceli şeylermiş.İnsan millerce uzağa gitse de milim uzaklaşamaz; milim hareket vektörü kadar oynasa milyarlarca ışık yılı uzaklaşabilirmiş sahip olduğu konumdan .Anlatılmaz yaşanır işlermiş bunlar anladım ki.
Birinin bana sürekli "kendinle barış" deyip durması boşuna değilmiş belki de.Bu yolculuk,bunu anlamak için gerekliymiş belki.Yine de uzun ve önü açık bi tünelde seyir halindeyken birden karanlıkta kalıvermek yoktu hesapta ama,hangi hesap-çarşı ilişkisinde uyum söz konusu ki :/

Şimdi bitti mi med-cezirler diye sorarsanız...Tam olarak kim sakin denizine garkolup yeşil sularında seyre dalabilmiş ki.En durgun ruhlarda gördüm/görebildim tüm kasvetli fırtınaları...Bazılarının kalıntları bazılarının sinsi hakimiyeti dikkate şayandı hayatım boyunca.Benimkiler de bitmedi tabi.Sadece ritim arıyorum bugünlerde.Tek derdim bu rutine en yakın ritim... bu işimi görebilir belki de.


Bişeyler anlattım mı bilmiyorum ama tüm bunların hülasası: hayatımdaki bi kargaşadan kaçarken daha yoğun bi diğerinin içine düştüğüm ve bu nedenle geri döndüğüm olarak özetlenebilir dostlar.
Diyeceğim o ki bundan böyle kendime referans değilim ...En doğrusunu yapmam ben biline ...Tutarlılık ta kumdan bi kale bende,dokununca yıkılıveren.İddialarımın pılını pırtını toplayıp kaldırıyorum ortalıktan, haber salınabilir en baskın otoritelere...Bundan böyle gün ola harman ola, "nerde akşam orda sabah" kadar da olmasa anı yaşama derdi var boynumda .Gayrısı teferruat sadece ...
Geri döndüm ben :)

Ve iyi ki varsınız be :)