31 Mart 2011 Perşembe

Hey sen künefe !

Uzun bi aradan sonra seninle buluşmak ne güzeldi künefeciğim...Özlemişim seni :) Diğer türlü undan şekerden ibaret cismini kişileştirip, bloğumda karşıma alıp konuşurmuydum hiç seninle :D Ne zamandır adını sayıklıyordum ben eşe dosta bir bilsen.Sen o kadar düşünmemişsindir beni emin ol ! Dün akşam sana doğru yol almaya başlayınca km ler hiç tükenmeyecek sandım bi an.Uzayan peynirini içinde muzipçe saklarken sen ne kadar masumdun ama çıldırmış hayranın ben elimde bıçak çatalla pek haşin... buluştuk,kaynaşıverdik işte dün gece :))
Dün akşam yöremizin yeni açılan tesislerinden birinde Ülkü Cafe de yedim künefemi. Kendisi İzmir-Denizli asfaltı üzerinde Pamukören kenarında açılmış temiz ve nezih bi yer.Alkol yok.Daha önce bi kaç kez yemek için gitmiştik ama dün akşam sadece künefe yemek için gittik.Vaktimizin bol olduğu bi pazar, kahvaltı için gittiğimde daha tanıtıcı bi post hazırlamak istiyorum burasıyla ilgili.


Öpüyorum sevgili dostlar !

27 Mart 2011 Pazar

Sevdik gitti mimi :)


Hem "mimi severimm" hem de " bu mim de sevdiklerimi yazacağım ! " anlamına gelir bu başlık :) Sevgili kanka Siyah Süt yollamış bu mimi. Bloğumuzun bloke halleriyle fitile dönüp "sakinim sakinim !" terennümleri okurken ben , ve yine de bişeyler çizittirmeliyim mahkemece kapatılan sayfacığıma diye kıvranırken kankamda yakalayıverdim şahsıma gönderilen mimi :) İsabet isabet diye atladım üzerine nerdeyse.Kendi haleti ruhiyeme kalsa günlerce beklerdim gaza gelip bi post girebilmek için zira.Bu blog yasağı abukluğu yüzünden tabi :)

Kankiler ben çizittiriyorum bişeyler siz uğraşın didinin zor olsa da esirgemeyin yorumlarınızı bi haftamı alsa da uğraşıp didinip karşılık vericem ben de onlara :D


Geçelim şimdi sorulara, durun ben ahu dudulu milk shake imden alayım bi yudum önce :)O da ne? Şimdi uydurdum iki dakkada :P Ay ben de her anket cevaplarken şu star edasına kaptırıyorum tövbeee :))


1)En çok sevdiğiniz yemek ?


Kıymalı pide - Nazilli yada Karacasulu pideci abiler yapıcak ama :))


2)En sevdiğiniz telefon markası ?


E72 valla,hem de beyaz :) Siyah süt cüğüm de aynı cevabı vermiş. Ben şu an alamayacağım için hiç imal edilmemiş gibi düşünmeye çalışıyorum :P


3)Eğer yurtdışına çıkmak isteseydiniz nereye gitmek isterdiniz ?


Tabiki Venedik,bütün cihan alem bilir bunu :) Evler arasında kano aktivitesini icra, varoluşumun kutsal amaçlarından biri :)


4)Bu dünyada en çok derdinizi dinleyen sizinle konuşan bi kaç isim sayar mısınız ?


Yani var tabi bi kaç kişi.İsim saymayayım onlar kendilerini bilirler ve hatta bu bloğu da takip ederler :) "Ahaa Bilge 4. soruda ismimi yazmamış ama benden bahsediyor" da derler :) Öpücüklerimi kabul etsinler :)


Son postları bitirişime benzer bi finish yapayım yine : Allahımm bloglarımızı eski hallerine döndür.postlar,yorumlarr gırla gitsin ortalıklarda yine ,şaşırıp kalalım hangisine bakacağımıza,kibar kibar tanışma ziyaretlerimiz olsun yine , "bloğun çok güzelmiş canım" lar , "ellerine sağlık şekercim"ler ,"ben de beklerim"ler havalarda uçuşsunnn ...İstiyoruzz istiyoruzz kötü bişey değill ! ne olur sen kabul et Allahımmm ! Aminn !


Sevgiler dostlar !

25 Mart 2011 Cuma

Açıldık mı , açılmadık mı ?


Çoğu arkadaşıma yorum yazamıyorum,çoğu arkadaşımdan da yorum alamıyorum...O kıl yazı çıkıyor her adımda karşımıza . Mahkeme kararıyla falan filan olmuştur yazısı...Ender vakitlerden birindeyim şu an ki girmişim bişeyler yazabiliyorum :/ Canım arkimin başı döndü Dns ayarlarımı düzenlemekten , e O da bi insan evladı sonuçta ; Bilge başlattırma bloğuna demesi an meselesi :(
Ne zaman normal düzene geri döneceğiz çok merak ediyorum.Hayır bişey söyleseler bi tarih falan verseler tekrar buluşmak üzere sözleşip ayrılıp vakti geldiğinde de toplaşırız karıncalar misali.Ama yokk ! Bi açıldı bi açılmadı bi beklemede,açtık ta ayarlar yapılmadı....Maymuna döndük!

Yıkılmadım ayaktayım demek için ses vermek istedim herkese.Bloğumda eski günlere dönmek istiyorum , dostlarımı arkadaşlarımı yine bloğumda görmek istiyorum :(

Foto İzmir de keyifli bi kahve sohpetimden alıntıdır.Pozitif enerji katsın bu tatsız posta diye :)

Tekrar eski günlere dönmek dileğiyle sevgiler dostlarım :)

20 Mart 2011 Pazar

Aşk neyi sever neyi sever ?

Dün gece uzun bi aradan sonra sinemaya gidebilme imkanım oldu.Mehmet Günsur a ayılıp bayılan bayanlardan değilim kesinlikle.Hatta filmi Ona rağmen izlmeye çalıştığım gibi bişey bile söylenebilir :P Ama hikaye muhteşemdi gerçekten.Hani şu çıkışta gözyaşlarımızı saklamaya çalıştığımız türden bi filmdi :))Film herkesin kafasına bişeyleri çivi gibi çakıp, bişeyleri sabitlerken,benim kafamda yine kaoslar labirentler hasıl oldu herzamanki gibi.Alıştım artık :) Kaosum ve ben..mutluyuz böle de bea :))

Sinema Nazillide.Yaşadığım yerden 25 km falan uzaklıkta malum.Ve bu mesafe içinde bi miktar azıtıp hız yaptım ben.Düldülümün yapabildiği kadar işte Allah ne verdiyse :))Ne varki arkadaşlarım sanırım bi daha benimle yola çıkmama kararı aldılar.Kim suçlar onları :D
Şaka bi yana, trafiğe kapalı gibi bi yolda vuku buldu bu çıldırışım benim sölim.Kimsenin canını tehlikeye atmaya hakkım yok bastırılmış şeylerim açığa çıktı diye :P Sorunlu egolarını olmadık yerlerde olmadık manevralarla tatmin etmeye çalışan trafik canavarı magandalarına duyrulur.Siz oturun oturduğunuz yerde,sağ şeritte makul bi hızla devam edin seyrinize ...


Olay anını sizler için arkime fotolatırken eli titredi tabi fani kankimin.Sen ölümsüzmüsün Tazekahve ? O an öle bişeyler hissettim işte :D


Daha net bi görüntü alıp sizler için de zirve anını ölümsüzleştirmek boynumun borcuydu.Ödedim gitti !


Peki bu anlamsız boşluk ta neyin resmidir diye sorarsanız ? Dikkatle bakın onlar sinema salonunda film bittikten sonra boşalan koltuklar.Yalnız ilerde bi tanesinin hala dolu kaldığını görebilirsiniz.Başını elleri arasına almış genç bi ergen hatunumuz kimbilir hangi aşkının tesadüfi (!) talihsizliğine yanıyor.Araştırmacı tazekahve bi kare almazsa olmazdı bu dramatik görüntüden :) Ancak etrafa madara olmamak için hızlıca çekip flu bi görüntüye razı oldu artık idare edin :))

Aşk tesadüfleri sever...Güzel film , Mehmet Günsur a rağmen izlenebilir :)
Sevgiler kankalar !

16 Mart 2011 Çarşamba

Enteresan teşekkürlerim :)


İnsan ... şükran içinde olmalı daima yaşadığı atmosfere :)

Biraz tuhaf ama Adam Sandler ı ilk sıraya koydum.Evet Mr. Sandler mi diyeceğiz şimdi :P Sana teşekkür ediyorum.Sebebini biliyorsun tabiki de : o filmi çevirdin ve izlememi sağladın."50 ilk öpücük "Hafıza kaybına uğramışcasına :) defalarca ard arda izlediğim hani :)

Film demişken Jım Carrey ...tabiki seni es geçmem deli misin ! Maskenin ardındaki harika yaratık :)"Bay Evet" filmiyle hayatıma ne çok şey kattın tahmin bile edemezsin :)

Ve 4-5 yaşlarında inatçı bi ufaklıkken ben...Nazilli sokaklarında annemleri atlatıp sokaklarda dağıtmaya çıkmışken...ve de o kaybolduğumu anlayıverdiğim şaşkaloz halimle öylece kalakalmışken elimden tutan yaşlı amca.Kim olduğunu bilmiyorum da öğrenmek kısmet olmadı o an ki şuurumla malum :) Sana da çok teşekkür ediyorum ailemi arayıp bulup teslim ettiğin için.Bi yerlerde dilendiriliyor olabilirdim şu bünyeyle belki de sen olmasaydın be amcacık :P


Yalın !
Ablacım gel ! Teşekkürün var al git :P
Şu harika şarkıyı bestelemişsin dinliyorum deminden beri,ellerine sağlık gözüm be :))

İlkokul öğretmenim de var tabi.İşte bu teşekkür gerçekten enteresan :D Öğretmenim benim ilkokul 5. sınıfa kadar sallanan dişlerimi sen çektin biliyosun değil mi.Beni her kucağına alışında işte başlıyoruz derdim ben ve iki dakika kolunu sıkışımm...gözümü kapayışım...dişim avucunda pıt diye :) İkimiz de rahatlamış tatlı tatlı birbirimize bakışımız hala aklımda canımın içi :) Var mıdır sen gibi öğretmen babasın sen baba :) He name is : Salih Aşçı. Teşekkürler öğretmenim ...


Öğretmen demişken , Lisedeki edebiyat öğretmenim ...sizin kadar kendimi özel hissettiren insan evladı bi elin parmaklarını geçmez.Yazmaya başlayınca , asıl o zaman teşekkür edeceğim size.Adı Hüseyin Kuruüzüm olan gizli kahraman :)İnanıyoruz ya bişeylere Don Kişot falan değiliz değil mi biz ? Eminsiniz yani ? Teşekkürler var olduğunuz için hayatımda :)Hala "siz"li ifadelerim de enteresan bu arada :)


Elif Şafak ...
Sana da ne kadar teşekkür etsem azdır."Aşk" ı yazdın da yetmezmiş gibi pembe kapağa bastırdın.Her şeyi mi düşünmek zorundasın benim için :) Harikasın teşekkürler !


İki teşekkür ardı sıra gelecek şimdi : yine ben 5-6 yaşlarımda...ne vukuatlı yıllarmış :P Büyük abicik üniversiteden mezun olmuş gelmiş evimiz şenlenmiş.Nasıl elime geçirdiysem geçirmişim okul yıllığını ...ah o ellerr ! O sayfalara kaplumbağalar, çiçekler, böcekler hayal gücüm nereye kadar uzandıysa artık çizip doldurmuşum hem de tükenmez kalemle :/ Büyük abi odasında en sert bakışıyla bana bunun hesabını sorarken küçük abicik "çok küçük abi bırak boşver " deyip elinden almış , bi derin nefes almamı sağlamıştı ki hala dün gibi aklımda...Teşekkürler küçük abi bu jest için ve teşekkürler büyük abi beni öldürmediğin için :D


Ve kardeş de demişken...Ailenin becerikli hatunu hani gerçek anlamda becerikli ,tüm sorunlarımızı göğüsleyen kahraman kadın ablacık !Aile içinde olabildiğince ilgiyi vakumlayıp şahsımda biriktirdiğim , hak etmediğim popülaritemle ortalıkta dolaşırken benden hala nefret etmediğin için teşekkürler şeker ablam ! İçin rahatlayacaksa ... çekilmez olduğumu biliyorum bilmezmiyim beaa :))


Lost taki Sawyer ! Teşekkürler doğduğun için :P


Eşim....Teşekkür ederim sana ki çook uzun yıllar boyunca C vitamini alışımı tesadüfe bırakmadın.Ellerinle soyduğun portakalı yedirmek için en sert yöntemleri denedin :D Şu an ayrıyız ama biliyorsun ki ben seninim ve Sawyer hikaye :)


Uzaktan kumandayı icat eden adam...Benim teşekkürümü de diğer aldıklarının bi kenarına sıkıştırıver olur mu :) Yattığın yerler cennet olsun muhteşem insan. Garfıeld oluşumu bu kadar mı ifşa eder bu teşekkür :P


Her halime hasta olan,egomu devasa boyutlara dayayıp beni enaniyetle cebelleştiren kadim dostum Dilek !Ölümüne kankayızz kızmmm ! :D Varsın birsin ve hep yanımdasın teşekkürler Baba Dağı arkasındaki güzel !

Beni blog olayına girmeye ikna eden direktörcüm... Sen de mübarek hatunsun,hayatımda kalasın daima please !

Vee kutup yıldızım ... Hani bigün fotokopi makinasında çift taraflı kimlik fotokopisi çekmeyi becerememiştim de ...gururumdan kimseden de yardım istemiyorken ben hani...Bitivermiştin kırmızı pelerininle orda yanıbaşımda :P İki dakikada halletmiştin kimseciklere duyurmadan.İşte o zaman parlamaya başladın sen kutupçum :))


Kendim...Beni eğlendiriyorsun harbiden :) Yıllardır bekliyorum yaşlanmıyorsun. Bunalımlara girip çıkıyorsun ama eğlenmeyi de hiç ihmal etmiyorsun.Bu gece olduğu gibi.Kutsal vazifeymişcesine eğleniyorsun.Hani diğer kutsal vazifelerde de bu denli aktif olmanı beklerim esasen :) Yine de teşekkür ediyorum kendime :)


Aaa bize yok mu
diyen blogger böğürtlenleri ! Evet sizler :) Kralına layıksınız siz teşekkürün kralına ! Hepinizi evime doldurup misafircilik oynama fantazim ne sık hayat buluyor şu kalbimde bilseniz :) E bunu yapıyorum da bi anlamda değil mi ama :D


Boynumun borcuydu bu teşekkürler çoğunu hallettim ... Vardır bi milyar kadar tabi :) Siz de edin teşekkürlerinizi kankalar faydalıdır diyorum size insan bünyesi için :D
Mim yapalım mı bunu ! Yok boşverin ama ihmal etmeyin teşekkürlerinizi bi zahmet :)

Sevgiler dostlar !

14 Mart 2011 Pazartesi

Cüzdan olayında finish ve bloglarımız açılıyor !


Evet cüzdan olayının sonuna gelmiş bulunuyoruz kankalar.Yukarıdaki eşarp broşum yada normal broşum da olabilir kendisi en son kırıntılardan imal edilmiştir.Ahtım var bi eşarbımla kullanırken fotolayıp paylaşıcam sizlerle.Hatta eşarbı bile düşündüm :) Geçelim diğer parçalara ..

Yani bu kadar şey çıkartacağımı baştan düşünemiyordum ama gerçekten de çıktı :) Sarı simli iplik ve inci bocukla imal ettiğim peçetelik takımımı tanıtayım size.Ana hatları belirledikten sonra işleme kısmı gerçekten zevkliydi.
Cüzdanın kartvizit kısmındaki hazır şeritler çok işime yaradı doğrusu.Onları peçete halkası olarak kullandım.Sizler için ilk halini fotolasam on numara bi hareket olurdu ama aklıma hiç gelmedi dostlar burdan puanımı kırabilirsiniz :P Yine üzerlerini simli iplikle ve inci boncukla süslediğimi söylememe gerek var mı, bence yok :)
Son hali burda şekerler .Net görebilmeniz için beyaz peçete kullandım fotolarken ama gerçek servis yaparken altın sarısı peçeteler uygundur tabi.

Ya işte böyle dostlar , bu seriyi de tamamlamış olduk. En başından görmek isterseniz burda başlamıştı.Burda da devam etmişti.Sadece ufak kırıntılar kaldı koca cüzdandan :)

Bu arada az önce bloglarımızın tekrardan açılacağı haberini aldım çok mutlu oldum.Haber burda tık tık .Nihayet adalet yerini buldu :)

Sevgiler şekerler !

13 Mart 2011 Pazar

Bugünlerde yaşamak demek...


Annecim ....

Bugünlerde yaşamak demek :

Ellerini tuttuğumda cennete kapı aralamış gibi hissetmek demek...

Gözlerinde hayata tutunmak inadıyla parlayan bir ışık aramak demek :(

Dikkatini çekmeye çalışmak demek annecim...

Benimle yaptığın savaşları özlemek demek,

Hayatıma yaptığın tüm sorgusuz sualsiz dalışları unutmaya çalışmak,hepsi için kendimde sorun aramaya çalışmak demek yaşamak bugünlerde...

Senin için yaptığım herşeyin ayrı huzur vermesi demek biraz da,

Vicdanım sen ve ben sımsıkı sarılı halde saatlere bırakmak demek zamanı...


Güçlenmek için serum almanı istemek,damar bulunamay
ışından delik deşik edecekleri ellerini düşünüp serum almanı istememek demek :(

Sık sık düşüncelerin çelişmesi demek...

Annecim bugünlerde yaşamak demek,seninle geçirdiğim her saati her dakikayı nimet bilmek demek...

Uyumanı istememek,konuşmanı beklemek ve işin garibi tüm bunlara şaşırmak demek yaşamak bugünlerde.

Annecim, Şebnem söylerken sesi açıp beğenip beğenmediğini sormak demek yaşamak , burun kıvıracağını bile bile, gülümsersin diye ummak belki de :)

Pc de yada kitap okurken ara sıra kafayı kaldırıp sana göz kırpmak demek,

Bugünlerde yaşamak demek,en sevmediğim nevresimleri kullanmak isteyişine tahammül etmek, fikrimi kendime saklamak demek,

Ziyaretçi akınına uğrayan evimizde tüm misafirlere hikayeni seni üzmeden anlatmaya çalışmak demek yaşamak bugünlerde :(

"Hayatım"sız cümle kurmaz olan,sana bişeyler yedirmek için uğraşan babacımın vefasına gıpta etmek ve hatta kendisiyle kuşak farkının getirdiği tüm takışmalarımızı sükunetle sonlandırmaya çalışmak demek...

Şu içimdeki hırçın frıtınalı denizin , çaresizlik karşısında sakin okyanuslara dönüşmesine şahit olmak demek yaşamak bugünlerde...

Kısaca, "yaşam" dediğimiz, kendi kendini sürdüren şu şeyin ne anlama geldiğini yeniden gözden geçirmeye çalışmak demek yaşamak bugünlerde benim için ...

Seni seviyorum annecim...

Üzdüysem affola dostlarım ...

12 Mart 2011 Cumartesi

Zeyna Bilekliğim :)

Burda ikinci cüzdan katlimamı anlatmıştım sizlere.Hadi kusur kalmasın burda da birincisi mevcut :) Bir bileklik daha yapmak istedim ve bu çıktı ortaya .Bi arkadaşımın Zeyna bilekliğine benziyor demesi üzerine adını da Zeyna bilekliği koydum :) Kalpli taşları olduğundan belki de içlerinde en sevdiğim bu oldu.Hatta bunu yaparken orta yaşlarda bi teyzemiz de yanımdaydı ve koluma taktığımda "pek güzel oldu pek güzel oldu "demesiyle daha bi keyiflendim doğrusu :)

Nasıl becerdin bunu eyy Tazekahve onu de bize ! diyenler için ufak notlar :
Üzerindeki zinciri iğne iplik yardımıyla tutturdum dostlar.Kalpli taşlar ise kırılmış bi tokadaydı en son.Çıkartılıp silikon amcam sayesinde buraya yapıştırıldılar.Bunun dışında çok bişey yapmama gerek kalmadı zaten.
Beğendiniz farzediyorum ve gidiyorum şimdi dostlar.Bu cüzdandan arta kalan kısımla ne yaptığımı görünce şaşıracaksınız :)) Onunla uğraşıyorum şu ara:))

Sevgiler herkese !

11 Mart 2011 Cuma

Mim zamazingosu :)

Sevgili blogger arkadaşım Nays T!ng yani siz Ona kısaca FD diyebilirsiniz :) bana mim pas etmiş.Anılarımızı canlandıran 5 kokuyu paylaşmam gerekiyormuş bu mimin adabı erkanına göre.Hemen başlayayım :

1) Nerde ne zaman olursa olsun yağmurdan sonra ki toprak kokusu çocukluğumu anımsatır.Oyunun en tatlı yerinde bırakıp eve dönmemin ertesindeki kokudur zira :)

2)Kızarmış biber kokusu.Annemi anımsatan bi koku bu. Bu Fd nin de anılarını canlandıran bi kokuymuş bu arada deyinmeden şeyedemedim :)

3)Benzin kokusu.Sıcak bi yaz gününde abimin yanlışlıkla içtiği bi bardak benzini hatırlatıyor.Iyy berbatt olmalı :P

4)Yeni mobilyaların kokusu.Tabiki dünya evine girdiğim süzüm süzüm bi gelin olduğum günleri hatırlatıyor :P

5)Kahve kokusu demesem olmaz tabii en tazesinden :) Dostlarımla muhabbetin yegane hatıratıcısı.Yüzü suyu hürmetine blog açmışlığım var :) Hahahaaa !

Tüm okuyanlarıma gitsin bu mim de benden.Bloğu olmayanlar da yorumlara yazsınlar koku muhabbetlerini.

Bu arada deminden beri Emre nin şu şarkısını dinliyorum.Aceleden bulup ekleyemedim linki veriyorum.Çok çok güzel söylemiş yine kuzu Emre :)) Dinleyin hadi acill acill tarafından hem dee :))

Sevgiler dostlar !

10 Mart 2011 Perşembe

Tazekahve yaptı !


Hiçbişey yemek istemeyen annecim dün pohaça yemek istediğini söyledi.Mutfakta akrep varmış gibi davranan ben kendimi attım unun hamurun içine ve sonuçtan ümitsiz başladığım bu işten alnımın akıyla çıktım sanırsam.Yani böyle abesle iştigal yemek tariflerinin fink attığı blog aleminde kıytırık bi pohaça için bu şamata yersiz sayılabilir; ama sevmediği bi işte başarılı olması bi insanın gerçek becerisine işarettir bana göre sevgili dostlar :D Bu uzun cümlenin anlattığı şudur : Sevilerek yapılan herşey tabii olarak güzel olur önemli olan sevilmeden yapılan bi şeyden güzel sonuç çıkartabilmektir.Dün ki gibi bi günde vinç gelse beni pohaça yapmaya kaldıramazdı ama annecik isteyince eli mahkum sevmediğim bu işe giriştim.Anneciğime sıcak sıcak yedirip mutlu oldum.Endorfin yağdı üzerime lapa lapa kar misali :) Niye bu kadar uzun açıklama yaptım bilmem , içim dolu galiba :P
Peki tarif te vereyim mi? .... yok yok o kadar ukalalığa gerek yok :D Sadece sevimli bi paylaşım bu, sizlerde buna bin basan tarifler olduğuna eminim ben .Suyunu çıkarmayayım :P

Evet kötüdür mutfakta Tazekahve, ama bu pohaçaları O yaptı sizinle de paylaştı :)

Sevgiler şekerler :)

8 Mart 2011 Salı

Çok ta tınn bilekliğimm !

Seneee 1990 larda bi yaz günü abiciğin eşi Gülşah (ki ben Ona Güllllllüşah derim) bu cüzdanını bana vermişti.Uzun müddet kullandıktan sonra geçtiğimiz senelerde hala kullandığımı görünce "sen atmadın mı hala onu " dedi bana."Atamadım senden hatıra olduğu için" dedim.İçimden de "atmadım ama artık miyadı dolmuş bunun bi çaresine bakayım ben" diye düşündüm.O an yeni bi deri bileklik beliriverdi hayalimde :) Daha önce de katledip bi cüzdanı deri bileklik yapmıştım kendime hatırlarsanız.Hatırlamazsanız da tıklarsınız gerçi :) İşte bu düşüncelerle başladım kesip biçmeye.Bu katliamın da her adımını kareledim sizler için.Sorumlu blogcu huyum kurusunn :))
Önce yatay şekilde istediğim bileklik boyutunda bi parça kestim düz kısımdan.Ölçüler tamamen zevkinize kalmış.Ben kalın bileklik severim deri olunca :)


Belli aralıklarla delikler açıp arasından kurdela geçirdim.Sizler zincir v.b. meteryaller de deneyebilirsiniz.Ben bi öncekinde zincir kullandığım için bu kez kurdela tercih ettim.Aslında aynı model de bir de farklı renk deri şerit geçirilmiş yapıcam ve paylaşıcam sizlerle sevgili pıtırlar :)


Ve sonuçç...Nazar boncuğu sadece dekoratif amaçlı sevgili dostlar, nazara inanırım ama beni ufacık bir mavi taşın koruyacağına inanmam.Sonsuz gücün kaynağından ziyade kim koruyabilir insan bünyesini :)



Nasıl fena değil ama dimi...Daha çook şeyler yapıcam bu cüzdandan kalan parçalarla inş. Yeni bi seriye başlıyoruz demektir bu :)
Peki adı neden "çok ta tınn bilekliği" diye sorarsanız...Şu günlerin anlam ve önemine binaen derim.Biz bloggerlar görüyorsunuz ki yasak falan tınlamıyoruz.Dns ayarlarımızla oynayıverdik yine bloglarımızın hakimi olduk çok şükür...
Hepinizi özlemişim sevgili dostlar,öpücükler !

1 Mart 2011 Salı

Bloğuma dokunma !


Sevgili direktörümün bloğunda gördüm ilk ,sonra diğer bloglarda ... Zaten son bir iki gündür yorumların azalmasından ve bazı arkadaşların bloglarına giremediklerinden yakınmaları yüzünden anlamıştım bi sorun olduğunu...Blogspot uzantılı bloglar kapatılıyormuş :(
Tüm arkadaşlar burda toplanıyor bilgilerini paylaşıyor.Aynı sorundan muzdaripseniz tık yapın sevgili dostlar.

Bu ülkede ne zaman sorunlara sadece "çözme" amacıyla yaklaşılacak.Kökten imha edelim mantığından ne zaman kurtulacağız merak ediyorum.Sapla samanı ayırmaya mecal yoksa yatalım ölelim hiç bişey yapmadan.Çok sinirlendim yine kelimeler de dsiplinsiz ortalığa saçıldılar haliyle."yasak" kelimesiyle hep bi alıp veremediğim var şahsım adına ama bu kadar güzel arkadaşımın üzülmesi beni ayrı üzüyor açıkçası.Az önce bi blogger arkadaşım "50 yaşından sonra önüme açılan dünyay yı çok mu görüyorsunuz?" diye sormuş ki içim sızladı...

Siz kapitalist dünyanızda gerçek sandığınız değerlerle mutlu mesut yaşayın gidin bi zahmet ama sudan sebepleriniz bahanesiyle bizim dünyamıza dokunmayın ! Bloğumuza dokunmayın !

Düzelecek herşey diyorum dostlar :(